24 Nisan 2024

Düşünce Sohbetleri 2021-2022 Dönemi

KOCAV Düşünce Sohbetleri serisi, 2021-2022 döneminde birbirinden kıymetli misafirlerin katılımıyla KOCAV TV Youtube kanalı üzerinden çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Bu dönem Düşünce Sohbetleri kapsamında üç etkinlik yapıldı. Düşünce Sohbetleri,Düşünce Dergisi’nin “Piyasa(laşma): İdeoloji Mi Ütopya Mı?” dosya konulu 14. sayısındaki yazılardan seçildi.

Piyasa ve Piyasalaşmanın Etkileri

(25 Aralık 2021)

Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Coşkun (Erciyes Üniversitesiİktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi)

Öğr. Gör. Dr. Erhan Akkaş (Sakarya ÜniversitesiSiyasal Bilgiler Fakültesi)

Arş. Gör. Ali Kürşat Sak (İstanbul Ticaret Üniversitesiİşletme Fakültesi)

Yönlendiriciliğini Yatırım Danışmanı Müdürü Üzeyir Doğan’ın üstlendiği sohbette, Dr. Ahmet Coşkun, yazısının piyasaya dair eleştirel bir yazı olduğunu belirterek piyasanın sosyal hayatımızda yer alan başka ahlaki mecralar üzerindeki etkisine değindi. Piyasanın egemen olarak yaşamın tamamını işgal etmeye başladığını bunun da bütün sosyal dinamikleri kökünden değiştirecek bir şey olduğunu vurgulayarak insani, ahlaki değerlerimizin piyasada bir dolaşım değerinin olmaması, mütekabiliyet normu bulunmaması nedeniyle bunların kaybedilmeye başlandığından bahsetti.

Dr. Erhan Akkaş, İslami finansal kurumların ortaya çıkışı hakkında bilgi verdikten sonra İslam ekonomisi, İslami bankacılık ve İslami finansın çok kesin çizgilerle ayrılması gerektiğinden bahsetti. İslam ekonomisinin insan hakları, çevre, kalkınma gibi boyutlarını açıkladı. İslami temelli finansmandan ziyade İslam’a uyumlu finansallaşmaya doğru gidildiğine değindi. Ekonomik büyümeye konvansiyonel bankaların katkısı ile İslami bankaların katkısının aynı derecede olduğunu vurguladı.

Arş. Gör. Ali Kürşat Sak piyasadaki sorunun tekelleşmede ve aşırı piyasalaşmada olduğunu ve bunun çözümünü sağlayacak olanın da devlet olduğunu belirtti. Devletin piyasada yalnızca regülatör olarak değil piyasanın ana aktörlerinden biri olarak yer alması gerektiğine değindi. Sonrasında krizler ve krizin tanımına değinen Sak, krizlerin borçlardan ortaya çıktığını, insanların borçlarının gelirlerinden daha hızlı büyüdüğünü, aşırı borç birikiminin krize neden olduğunu ifade etti. Yoksulluğun sağlıklı işlemeyen bir finansal sistemin sonucu olduğunu, gelir dağılımı bozukluğunun finansal kapitalizmin kaçınılmaz sonuçlarından olduğunu vurgulayarak finansal okuryazarlığın önemine dikkat çekti.

Hepimiz Aynı Gemideyiz

(22 Ocak 2022)

Ekonomist Atilla YEŞİLADA

İstanbul Ticaret Üniversitesi İşletme FakültesiÖğretim Üyesi Arş. Gör. Ali Kürşat Sak’ın yönlendiriciliğinde gerçekleşen sohbette konuğu ekonomist Attila Yeşilada oldu. Yeşilada, kapitalizmin evrimine, insanlığın genel tarihine bakıldığında finansal inovasyona ve finansal piyasalara çok fazla beşerî yatırım yapılarak reel ekonominin ise ihlal edildiğini söyledi.

Dünyadaki finansal sistemin gelir adaletsizliğini arttıracak şekilde olduğuna değinerek politik ekonomik sistemlerin hayatta kalabilmesi için ilk önce insanlara hizmet etmesi gerektiğini vurguladı. Finans sisteminin değişmek zorunda olduğuna ve ekonomik adaletin kalkınmasına aktif katkı vermesi gerektiğine değinerek finansal sistemin kendi eksiklerini görmesi gerektiğini söyledi. Global sorunların bölgesel karar ve müdahalelerle çözülemeyeceğini, global meselelerin etkin çaresinin ancak ulus üstü ve çok yetkili kurumların oluşturulması ile sağlanabileceğini anlattı. Son olarak mali krizlerin zamanlamasından, bu husustaki teorilerden bahsederek program sonuna gelindi.

Dijitalleşme ve Piyasanın “E-“ Hâli

(26 Şubat 2022)

Öğr. Gör. Dr. Orhan ÖNDER (Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi)

Abdurrahman KILIÇ(Borsa İstanbul Alternatif Pazarlar Kıdemli Uzmanı)

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Arş. Gör. Fatih Karakaya’nın yönlendiriciliğinde gerçekleşen dönemin son sohbetinde ise Abdurrahman Kılıç, paranın mübadele aracı, hesap birimi ve değer saklama aracı olması yönüyle üç fonksiyonundan bahsederek konuşmasına başladı. Paranın icadından günümüze gelişini anlatarak para ile ilgili olarak emtia teorisi, devlet teorisi gibi teorilere ve bunların temsilcilerine değindi. Daha sonra kripto paralar ve blokzincir teknolojisine de değinen Kılıç, piyasanın mevcut durumunda kripto paraların tam olarak bir para olmadığı, mübadele aracı olamadığı, devletlerin bu konuda hukuken düzenleme yapmasıyla hukuki bir anlamı olacağı hususları üzerinde durdu. Türkiye’nin kripto para üretimi ve eğitimi bakımından durumu üzerinde de durarak sözlerini noktaladı.

Dr. Orhan Önder, yapay zekâ ve piyasa meselesini sağlıkta dijitalleşme özelinde ve etik açıdan değerlendirdi. Yapay zekânın tanımını, tarihi gelişimini anlattıktan sonra piyasanın somut faydalar gördükçe bu alana yatırım yaptığına, bu yatırım ile paralel olarak yapay zekanın gelişiminin nasıl hızlandığına değindi. Sağlık alanındaki yapay zekâ uygulamalarına ve gelişmelere değinerek yapay zekâ araştırmaları bakımından piyasa hacminin oldukça artacağına dikkat çekti. Türkiye’nin yapay zekâ stratejisini ve buradaki ilkeleri anlattı. Son olarak bir teknolojinin üretiminin bu teknolojinin üretildiği kültürden ve ahlaki sistemden birtakım eserler taşıdığını vurgulayarak bu düşünceyle halihazırda yapay zekâ sistemlerini üretirken kendi hazinemizden, kültürümüzden nasıl bir yansıtma yapılabileceği ve tasarım sürecinde ahlaki ilkelerin tasarlanan sistem ürün üzerinde nasıl uygulanabilir ve operasyonelleştirilebilir kılınabileceği noktasında düşünülmesi gerektiğini söyledi.

Hazırlayan: Aslı Nur LEKESİZBAŞ(İhtisas 2)