Millî Mücadele ve Edebiyat Konulu Öğrenci Sempozyumu
KOCAV 2024 Bahar Dönemi’nde 31.si düzenlenen Öğrenci Sempozyumu’nda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı vesilesiyle Millî Mücadele ve Edebiyat üst başlığı altında roman, şiir, tiyatro, anı, hitabet gibi yazım türlerinde Millî Mücadele’nin nasıl işlendiği eserler üzerinde incelenmiştir. Danışmanlığını İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Necmettin Özmen’in yaptığı Öğrenci Sempozyumu 4 Mayıs Cumartesi saat 14.00’de Durmuş Hocaoğlu Salonu, Kemal Çapraz Salonu ve Ömer Lütfi Mete Salon’unda eşzamanlı olarak gerçekleşti. Sempozyum toplam 6 oturum 24 tebliğden oluşmakta ve KOCAVlı öğrencilerin sunumlarını içermektedir. Sempozyuma KOCAVlı mezunlar, üyeler ve öğrenciler katıldı.
Açılış konuşmasını Vakfımız eğitimden sorumlu Başkan Yardımcısı ve Marmara Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ümran Ay tarafından gerçekleştirildi. Prof. Dr. Ay 8 haftalık seminer dönemi bitişi üzerine gerçekleşen bu sempozyumların birlik beraberlik ve arkadaşlık duygumuzu güçlendirdiğini söyleyerek, başta danışman hocalar olmak üzere sempozyum koordinatörlerine, başkanlara ve hazırlanan ööğrencilere teşekkürlerini sundu. Prof. Dr. Ay, Türk gençlerinin ilmi bilgiyi üretmesi ve gelecek nesillere taşıması için KOCAV sempozyumlarının önemine değindi. Konuşmasını Millî Mücadele ve milletlerin kriz dönemlerini iyi okumasının önemi üzerine devam etti. Türk Milleti için, Millî Mücadele’nin küllerinden doğuş dönemi olduğu ve bu süreçlerin nasıl atlatıldığını gerek roman gerekse şiir gibi eserler üzerinden anlamanın mümkün olduğu dile getirdi. Dönemin psikolojisini ve insanını anlamamızı sağlayan bu eserlerin önemi üzerinde durdu. Ardından sempozyumun danışmanlığını üstlenen Doç. Dr. Necmettin Özmen’i kürsüye konuşmasını yapmak üzere davet etti.
Doç. Dr. Özmen hayat ile edebiyat ilişkisi üzerinden Millî Mücadele’ye bir bakış açısı sunmuştur.Sempozyumda görev alan öğrencileri emeklerinden dolayı takdir ederek sempozyumun hayırlara vesile olması dilekleri ile konuşmasını bitirdi.
Tebliğler
Sempozyumun birinci oturumu Ömer Lütfi Mete Salonu’nda, oturum başkanı Emre Atlıhan, “Millî Mücadele’nin Roman Üzerindeki Etkileri”ni incelemek üzere sözü arkadaşına bıraktı. Kemal Tahir’in “Esir Şehir Üçlemesi” serisinin ilk kitabı olan “Esir Şehrin İnsanları” romanı oturumda incelenen ilk eser oldu.
İkinci tebliğide “Esir Şehir Mahpusu”, Kemal Tahir’in Millî Mücadele üzerine yazdığı ve Kuva-yı milliye ruhunun yansıtan eseri ele alındı. Üçüncü tebliğide “Sodom ve Gomore” Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Türk edebiyatında önemli kırılmalara neden olduğu dile getirildi. Birinci oturumun son tebliğisi Hıfsız Topuz tarafından kaleme alınan “Çamlıca’nın Üç Gülü” adlı eser tarihsel bir roman niteliğinde olduğu dile getirilerek birinci oturum son buldu.
Sempozyumun ikinci oturumu Ömer Lütfi Mete Salonu’nda oturum başkanı Beyzanur Kandemir “Millî Mücadele’yi Şiir ve Hikâye Üzerinden İncelemek” üzere oturumu açarak sözü arkadaşlarına bıraktı. Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkması ile başlayan şiirleri savaş etrafında konu alan şairimiz Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın şiirleri ikinci oturumun ilk tebliğisi olarak incelendi. İkinci tebliğide Ziya Gökalp’in şiirleri Millî Mücadele çerçevesinde değerlendirildi. Millî Mücadele ruhunu ideolojik bir şekilde şiirlerinde yer veren şairin şiirleri üzerine duruldu. “İpek Kozası” şiiri okunarak tebliğ son buldu. Üçüncü tebliğide, Ceyhun Atuf Kansu ve memleket üzerine yazılan şiirleri incelendi. Sanatı toplum için yaptığını dile getiren şair, Millî Mücadele’ye hassas yaklaştığı üzerine duruldu. Dördüncü tebliğde, Millî Mücadele Dönemi’nde Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun hikayelere tesiri değerlendirilerek, “Yaban ve Ankara” eserleri üzerinde duruldu.
Sempozyumun üçüncü oturumu Durmuş Hocaoğlu Salonu’nda oturum başkanı Elif Dilruba Arıkan, “Millî Mücadele Vehçesinden Roman İncelemeler” açılışıyla başladı. Kemal Tahir’in “Yorgun Savaşçı” romanı oturumun ilk incelenen romanı oldu. Milli Mücadele döneminde bireylerin içsel mücadeleleri konu edildi. İkinci tebliğide Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Sahnenin Dışındakiler” romanı incelenerek Millî Mücadele’ye İstanbul üzerinden bir bakış sunuldu. Üçüncü tebliğide Atilla İlhanın “Dersaadet’te Sabah Ezanları” adlı romanı ile İzmir’in işgalinden Anadolu’ya uzanan Türk Milleti’nin Mücadelesi ele alındı. Son tebliğide Halide Edip Adıvar’ın “Ateşten Gömlek” romanında işlenen Milli Mücadele döneminde gerçekleşen acı olayların aktarımı ile oturum sona erdi.
Sempozyumun dördüncü oturumu “Millî Mücadele ve Tiyatro” başlığı altında, Berra Kılıç oturum başkanlığında, Durmuş Hocaoğlu Salonu’nda, Faruk Nafiz Çamlıbelin “Ateş” adlı eserinin, Cumhuriyet sonrası millî bilinci ve değerleri topluma aşılamayı hedefleyen millî romantik dönemin bir yansıması aktarıldı. İkinci tebliğide Turan Oflazoğlu’nun “Atatürk” adlı eseri, Türk milletinin milli mücadele tarihini ve bağımsızlık mücadelesini vurguladığını dile getirdi. Üçüncü tebliğide Nezihe Araz’ın “Kuva-yı Milliye Kadınları” adlı oyunuyla, Milli Mücadele’nin en az bilinen kahraman kadınlarının özverileri, cesaretleri ve çalışkanlıkları sayesinde istiklal savaşını kazanıp hürriyetimize nasıl kavuştuğumuzu anlatarak tebliğine son verdi. Son tebliğide Halide Edip Adıvar’ın yaşamından bahsedilerek hikâye türünde yazdığı “İzmir’den Bursa’ya, Dağa Çıkan Kurt ve Harap Mabetler” eserleri analiz edildi.
Sempozyumun beşinci oturumunu Kemal Çapraz Salonu’nda oturum başkanı Halimcan Karakuş, Millî Mücadele’yi gelecek nesillere aktarmamızda edebiyatın önemini vurgulayarak sözü tebliğ sunacak arkadaşlarına bıraktı. İlk tebliğde Tarık Buğra’nın “Küçük Ağa” adlı romanının Kuva-yı Milliye’nin kuruluşundan düzenli ordunun oluşturulmasına kadar olan süreçten bahsedildi. İkinci tebliğide Aka Gündüz’ün “Dikmen Yıldızı” adlı eserinde, savaşın acımasız yüzünü ve insanın içsel mücadelesinin anlatıldığını aktarıldı. Üçüncü tebliğide Turgut Özakman’ın “Şu Çılgın Türkler” eserinde, Millî Mücadele’nin askeri stratejilerini, cephelerde yaşanan çatışmaları ve savaşın seyrini haritalarla ve aksiyonlarla takip edildiği dile getirildi. Son tebliğde Samim Kocagöz’ün “Kalpaklılar” adlı romanında ise, Millî Mücadele’nin hemen öncesinde gerilen ortamdan bahsedilerek, şehri savunmaya geçilmesinden bahsedildi.
Sempozyumun altıncı ve son oturumu olan “Millî Mücadele ve Telin Mitingleri-Hitabeler” oturum başkanı Mehmet Ali Erfidan’ın oturumu açıp sözü arkadaşlarına bıraktı. Oturumun ilk tebliğisinde Millî Mücadele döneminde gerçekleşen dört büyük Sultanahmet mitinginden bahsedildi. İkinci tebliğinde, İstanbul ve Anadolu mitingleri, Mustafa Kemal Paşa’nın Türk halkını uyandırmak, kamuoyunun tepkisini daha geniş platformlara çekmek ve Türk milletinin girdiği varoluş mücadelesinde dönemin en etkili kamuoyu araştırma aracı olan mitinglerin önemine vurgu yapıldı. Üçüncü tebliğide Milli Şair M. Akif Ersoy’un hitabeleri ile devam etti. Ersoy’un hayatını, onu İstiklal Marşı’mızı yazmaya götüren süreci ve bu süreçte kaleme aldığı eserlerin o dönemde ortaya çıkardığı sonuçları aktarıldı. Son tebliğide Millî Mücadele döneminde Yahya Kemal Beyatlı’nın köşe yazıları ele alınarak “Eğil Dağlar” kitabındaki İstiklal Harbi yazıları, şairin edebi yeteneği ve derin tarih bilgisi sunuldu.
Kapanış konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edilen İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmettin Özmen “1919’dan 1922’ye, Sultanahmet mitinglerine, Anadolu’nun çeşitli yerlerine gittik. Dağa çıktık kurt olduk. Mehmet Akif ile Zağnos Paşa’ya uğradık. Millî Mücadele’nin şiir, tiyatro ve roman tarafına baktık. Gerçekten güzel konu edinilmiş, iyi tebliğler dinledik. Çoğu zaman edebiyatı edebiyatçılardan dinliyorduk, fakat bugün edebiyat çerçevesi dışında olan insanlardan dinlemek benim için enteresan ve unutulmaz bir hatıra oldu. Bu organizasyonda emeği geçen başta KOCAV Vakıf Başkanımız Av. Dr. Ali Ürey ve Vakıf Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Ümran Ay olmak üzere tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.” sözleriyle kürsüden ayrıldı.
Sempozyumun Ardından
İhtisas öğrencileri olarak güzel bir gün geçirdik. Çoğumuzun daha edebiyata yakın bölümlerde okumasına karşın benim gibi sayısal öğrencilerin de sunum hazırlaması eşine az rastlanacak bir tecrübe kazandırdı. KOCAV’ın hazırlamış olduğu etkinlikler eğitici ve verimliydi. Zira, Vakıf bunun için uzun süre hazırlanıyordu. Dolayısıyla Cumhuriyetin yüzüncü yılı etkinlikleri aksaklık yaşanmadan tamamlandı. (Fatih AYDOĞAN / İhtisas 2)
Sempozyumu güzel değerlendiriyorum. Benim için öğretici ve bilgilendiriciydi, farklı alanlarda bilgi sahibi oldum. Sevdiğim yazarlar hakkında birçok şey öğrenip, daha detaylı bilgiler edindim. Bu süreç benim için eğitici ve güzel geçti. Vakıfta aktif katılım gösterdiğim etkinlerde, hocaların ve öğrencilerin güzel anlatımıyla bilgilendirici deneyimler kazanıyorum. (Mihriban PİROL / Gelişme-2)
Bu sempozyum, bizi genel olarak unuttuğumuz ama hatırlatılması gerektiğini düşündüğümüz yıllara götürdü. Bize yeniden okuma fırsatı verecek ve Millî Mücadele yıllarına dair kitap okumalarını da arttıracağına inanıyorum. Hatta bazı noktalarda neden bu kitabı okumadım diye de düşündüm. Çok faydalı oldu, iyi ki yapmışız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. (Mehmet Eldemir/Gelişme-2)
Vakıfla bu sene tanışma fırsatını yakalayabildim. İçinde barındırdığı hocaların samimiyeti, bilgi birikimi ve katkılarının yanında vakıfla ilişkimin de uzun süre devam etmesini temenni ediyorum. Yapılan sempozyumların öğrencilerin özgüveninin tazelenmesini sağlamanın yanında Türk kültürünün devamlılığını da sağladığını düşünüyorum. Umarım her birimizin de katkısıyla bu kültürü devam ettirebiliriz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. (Melih Taşkesen/Giriş-2)
Hazırlayanlar
Betül Sancaktar (Gelişme 2)
Hikmet Emir Uman (Gelişme 2)