AVUSTRALYA’DA OSMANLI
Soğuk kış akşamlarının vazgeçilmezi KOCAV Divan Sohbetleri, 17 Ocak 2025 tarihinde Prof. Dr. Fatih M. Sancaktar, Prof. Dr. Ramazan Erhan Güllü ve Dr. Öğretim Üyesi Saim Çağrı Kocakaplan’ın ev sahipliğinde gerçekleşti. Divan Sohbeti’nin konusu “Avustralya’da Osmanlılar” olurken, programın konuğu ise İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Genç oldu.
Sohbetin başlangıcında göçün ne olduğunu anlatan hocamız, bu konuya olan ilgisinin doktora döneminde başladığını ve bu süreçte Osmanlı ile Avustralya arşivlerini incelediğini aktardı. Göç üzerine çalışırken pek çok ilginç hikâyeye rastladığını belirten Genç, iki devlet arasındaki göç prosedürlerinin farklılıklarına değindi. “Avustralya ve Osmanlı arasındaki göç ilişkisi 1870’lerde başlıyor. Suriye’den, Lübnan’dan, Anadolu’dan ve çeşitli Osmanlı topraklarından on bin civarında kişinin göç ettiğini görüyoruz,” dedi. Avustralya’nın göç için maliyetli ve uzun bir yol olmasına rağmen tercih edilmesinin sebeplerini açıklayan hocamız, Avustralya’nın o dönemde hapishane ihtiyacını karşıladığını ve 1840’tan itibaren madenlerin bulunmasıyla birlikte daha fazla özgür insanın bölgeye yerleştirildiğini belirtti. Farklı bölgelerden de yoğun göçlerin yaşandığını ekleyen Genç, özellikle Çin ve Asya’dan gelen göçmenlere dikkat çekti.
İngiltere’nin bu durumdan rahatsız olduğunu ve bölgede Anglo-Sakson kültürünü korumak amacıyla göçlere karşı engellemeler getirdiğini ifade etti. Osmanlı topraklarından göç eden insanların üç farklı dönem yaşadığını anlatan hocamız, ilk dönemin Osmanlı halkı için refah dolu olduğunu ve Avustralya’da yaşayan Osmanlıların diğer milletlere nazaran işçi olmadığını, ticaretle uğraştıklarını belirtti. Bu döneme dair münferit hikâyeler paylaşarak dönemi kavramamıza yardımcı oldu. İkinci dönemde göçmenlerin daha sıkı sorgulara tabi tutulduğunu, ancak yine de müreffeh bir hayat sürdüklerini aktardı. Üçüncü dönemde ise Avustralya’nın göç politikalarında köklü değişiklikler yaparak göçmenleri çok sıkı sorguya çektiğini ve Osmanlı’dan göçen halkın büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını dile getirdi. Her bir ferdin ayrıntılı bir şekilde kaydedildiğini, 1901 yılı itibariyle İstanbul’dan göç etmiş olmanın Avustralya hükümeti nazarında olumsuz karşılandığını ifade etti. Önceki iki dönemde Edirne, İstanbul ve Selanik gibi şehirlerden göç edenler Avrupa kökenli kabul edilirken, 1901 sonrasında, özellikle I. Dünya Savaşı sonrasında İstanbul ve Edirne’den göç etmiş olmak İngilizler tarafından hoş karşılanmamıştır. Avustralya hükümetinin ülkeye gelen göçmenlerin saç renginden boyuna, kilosundan vücudunda yer alan dövmelere kadar her ayrıntıyı kayıt altına aldığını ve bu insanların sürekli takip edildiğini belirten hocamız, yaşanan zorlukları arşivlerde rastladığı münferit hikâyeler ve dönemin toplumsal olaylarından örnekler vererek bizlere aktardı. Sohbet, katılımcılarla gerçekleştirilen soru-cevap faslının ardından fotoğraf çekimi ile tamamlandı.


Hazırlayan: İzzet HOŞGÖR (İhtisas 2)
