12 Eylül 2024

Vatan Şiirleri KOCAV’da

KOCAV Şiir Akşamları Programı, 16 Ocak Cumartesi günü, KOCAV Edebiyat Araştırmaları Kürsüsü tarafından gerçekleştirildi. Vakfın Divan Salonu’nda yapılan programın teması ‘vatan şiirleri’ idi. KOCAV Edebiyat Araştırmaları Kürsüsü tarafından seçilen KOCAV Gelişme Öğrencileri Mustafa Şahin, Serkan Göğebakan, Yusuf Arımaz ile İhtisas Öğrencileri M. Emin Yardımcı ve Alper Açıkgöz’ün olduğu beş kişilik ekibin moderatörlüğünü, KOCAV Mezunu Erdem Umudum gerçekleştirdi. Vatan sevgisini imandan bilmemiz gerektiğini bize bildiren şanlı Peygamberin ümmetine vatan kavramını anlatması oldukça zor diyen Umudum, “Türkü söylenen her yer Türk’e vatandır.” diyerek programı başlattı. İlk sırayı Mustafa Şahin alarak, Türklük ve İslam denildiğinde akla gelen ilk isimlerden birinin Yahya Kemal Beyatlı olduğunu dile getirdi ve şairin “Yol Düşüncesi” şiirini okudu. Lozan Barış Antlaşması’na göre ülkemizin sınırları tayin edilmiş olabilir; dünya ile görülecek hesabımız var, diyerek cümlelerine devam eden Umudum, Mehmet Niyazi’nin anlattığı bir hikâyeyi hatırlattı. “O zamanlarda topraklarımıza Sûdan da dâhildi. Kuşçubaşı Eşref Bey, bugünkü tabiriyle istihbaratçıydı ve yaveri Zenci Musa idi. Seneler sonra İstanbul’a döndüğünde gazi olduğu için kendisine üst rütbeler verilmek istenmiş, Zenci Musa, ‘Ben cahil bir adamım, mümkünse bana bir hamallık verin.’ diyerek teklifi reddetmiş. Bunun üzerine İstanbul’a hamal başı olarak tayin edilmiştir. İngiliz Kumandanı General Hamilton, İstanbul’da Zenci Musa’yı görünce yaverine;‘Ben bu adamı bir yerden tanıyorum kim bu?’ diye sormuş. Yaveri cevap olarak; ‘Zenci Musa, Yemen’e giden yardım kervanını kaçıran adamdır.’ demiş. General Hamilton da: “Öyle bir kahraman böyle bir hamallık vazifesi görmemeliydi. Biz, ona başka bir vazife teklif edelim.” demiş ve bir mütercim vasıtasıyla bunu Zenci Musa’ya iletmiş. “Biz, sana şu kadar maaş bağlayalım, gel benim yanımda çalış.” demiş. Sırtında hamal küfesiyle Zenci Musa’nın General Hamilton’a verdiği cevap şudur: “Bizim sizinle görülecek hesabımız var. Ben asla ve asla bir İngiliz’in yanında çalışamam.” M. Emin Yardımcı, Azerbeycanlı Heydar Baba’yı anarak Şehriyar’dan “Heydar Baba’ya Selam” adlı şiiri okudu. Daha sonra Yusuf Arı- maz, Osman Yüksel Serdengeçti’den “Bir Kahraman Bekliyoruz”u dile getirdi. Umudum, şiir aralarında vatanın önemini anlatan anekdotlara ve hikâyelere yer verdi. Konu vatan olunca, Serkan Göğebakan da Arif Nihat Asya’nın “Bayrak” ve Abdurrahim Karakoç’un “Yemin” şiirlerini okudu. Programda Şehriyar ve Abdurrahim Karakoç’un birer şiirine daha yer verildi. Alper Açıkgöz, okunan şiirlere sazıyla eşlik etti. Gelenekselle- şen sıcak çay ve yanında kaşarlı simidin programı renklendirdiği gözlerden okundu. Programın kapanışını ise Mehmet Akif Ersoy’un “Çanakkale Şehitlerine” adlı şiirinin Alper Açıkgöz tarafından okunması ile yapıldı. Erdem Umudum, Ersoy’un bu şiiri yazarken Türkiye’de olmadığını, Mısır’da iken kaleme aldığını dile getirdi ve görülmeyen bir savaşın bir mektup haberiyle nasıl vatan aşkı içerisinde yazıldığını anlatarak programı sonlandırdı.